28 Temmuz 2010 Çarşamba

Evet-Hayır


Zordayım sevgili götverenler şu menleketin işine akıl sır erdiremiyorum. bi de sktklerim kuytu köşelere sakladığım beynimin sağlıklı kalan taraflarının da ırzına geçmeye çalışıyorlar.

12 eylülde bir referandum var anladık mınakoim.Bi boklar olcak,bazılarımız o bokları yicek bazılarımız da o bokları yiyenlerin sırtında yaşamaya devam etcek.Anlamadığım niye bu kadar kıçımızı yırtıyoruz hayır ya da evet için.Ülkede bir sürü kirli iş dönüyor farkındayız,devlet tarafından adına türkiye denen kerhanede her gün sikiliyoruz bunun da doğal olarak farkındayız.Tüm bunlara şimdiki anayasa mı izin verdi? yoo.Yeni anayasa birden götümüzdeki yarraklardan kurtarcak mı bizi?yoo.Biz bu anayasaya hayır dediğimizde bu ipneler üstümüzden incek mi?yoo.Bizi siken yine yolunu bulcak yine sikmeye devam etcek.Ee ne bu isyan bu kıyamet?

Anayasayı yalandan piç etmeye gerek yok, onu uygulamadıktan sonra.Bütün suçu darbecilere at anayasaya kaka de onu da sktr et suçlu yap sonra da kendinle gurur duy.mınakoim nasreddin hocanın fıkrası geldi aklıma bu götoğlanı hırsızın hiç mi suçu yok?Bu anayasayı bu şekilde uygulayanların hiç mi suçu yok lan amcıklar sorarım size.

Şimdi biliyorum siz de sağda solda internette hayır kampanyası yürütüyosunuz belki de evet kampanyası.Boşuna uğraşmayın sevgili götveren kardeşlerim.Bu nasıl desem bi yanılsama gibi bişey.Sen yanlış olanı anayasa zannediyorsun ya da sana öyle anlattıkları için öyle biliyorsun.Ama yanlış olan onu uygulayanların amaçları,yaptıkları.Bu pezevenklerin eline hazılarlannmış en iyi anayasayı ver,bi eline onu alır bi eliyle de skini kaldırır seni, beni skmeye kaldığı yerden devam eder.

Aramızda hala politikacıların laflarına inanıp onların ardından yürüyenler varsa ağlarım onların haline.Kızmaca darılmaca yok yani.Ben sallamıyorum,işkembeden de atmıyorum.Az geriye yaslanın yediğiniz yarrakların acısından sıyrılın bunu siz de farkedeceksiniz.

Yapmamız gereken hayırın ya da evetin derdine düşmek değil,yapmamız gereken seçtiklerimizi denetlemek,gerektiğinde onlara sıçtıkları bokları yedirebilmek.Doğurup doğurup sokağa salıyolar misali,seçip seçip bi sikime ses etmezsen arkadaş ortamlarında isyankar olup,bi politikacı gördüğünde öyle mal gibi bakarsan seni daha çok sikerler arkadaş.

Götüne koyduğumun yazısını da iki satır yazcaktım bak nerelere geldik.Mınakoim bana bu saatte bunları yazdıranların.Evet diyenin de mınakoim hayır diyenin de.Tamam yazı bitti şimdi sktir olun gidin.

götveren okura dip not:yorum yazın lan azcık amcıklar.

26 Temmuz 2010 Pazartesi

Neden hukuk bir boka yaramaz

Çünkü hukuk kanun ve içtihatlardan oluşur. oysa ki bir düşünce kelimelere aktarılırken birinci kez aşınmaya uğrar ve o kelimeler başkası tarafından okunduğunda kişi zihninde bir şey tasavvur eder ve düşünce, başkasının zihnine kelimeler vasıtasıyla geçtiğinde ikinci sefer aşınmaya uğrar. bu yüzden yorum sorunu çıkar ve menfaat sahipleri hukuku orospu eder ve hukuk bi boka yaramaz.


Çünkü hiçbir ceza kaybedileni geri getirmez. En iyi ihtimalle bir mal tazmin edilse bile davaların senelerce sürdüğü bu sistemde zaman tazmin edilemez ve bu yüzden hukuk bir boka yaramaz.

Çünkü hukuk realiteyi geriden takip eder, yakaladığında ise realite çoktan değişmiştir, hukuk tekrar realiteyi yakalamaya çalışır, yakaladığında ise realite çoktan değişmiştir. hukuk tekrar realiteyi yakalamaya çalışır, yakaladığında ise realite çoktan değişmiştir. hukuk tekrar realiteyi yakalamaya çalışır, yakaladığında ise realite çoktan değişmiştir. hukuk tekrar realiteyi yakalamaya çalışır, yakaladığında ise realite çoktan değişmiştir. hukuk tekrar realiteyi yakalamaya çalışır, yakaladığında ise realite çoktan değişmiştir. hukuk tekrar realiteyi yakalamaya çalışır, yakaladığında ise realite çoktan değişmiştir. hukuk tekrar realiteyi yakalamaya çalışır, yakaladığında ise realite çoktan değişmiştir. hukuk tekrar realiteyi yakalamaya çalışır, yakaladığında ise realite çoktan değişmiştir. hukuk tekrar realiteyi yakalamaya çalışır, yakaladığında ise realite çoktan değişmiştir. hukuk tekrar realiteyi yakalamaya çalışır, yakaladığında ise realite çoktan değişmiştir. hukuk tekrar realiteyi yakalamaya çalışır, yakaladığında ise realite çoktan değişmiştir. hukuk tekrar realiteyi yakalamaya çalışır, yakaladığında ise realite çoktan değişmiştir. hukuk tekrar realiteyi yakalamaya çalışır, yakaladığında ise realite çoktan değişmiştir. hukuk tekrar realiteyi yakalamaya çalışır, yakaladığında ise realite çoktan değişmiştir. hukuk tekrar realiteyi yakalamaya çalışır, yakaladığında ise realite çoktan değişmiştir. hukuk tekrar realiteyi
bu sefer siker.

Diyeceğim o ki hukuk istiyorsanız a posteriori metodlar kullanırsınız. Ama Adalet sağlayacaksanız a priori metodlara başvurmalısınız. Adalet sonradan değil önceden sağlanan birşeydir.
Şimdi gidin hukuk kitaplarınızı yakın.

18 Temmuz 2010 Pazar

Erken Çıkanı Yakarım

Bu dibine dibine verdiğimin politikacılarının sözleri, elma şekeri gibidir canım ciğerim götveren dostlarım.Dışardan baktığın zaman gözlerin kamaşır vay mınakoyim ne güzelmiş yaa dersin ama ilk ısırığı koyduğunda alttan skimtrak bi renkte elma çıkar;işte o an anlarsın göte geldiğini.

Her gün göte geliyoruz aynı bu şekilde esnaf bizi sksin sorun değil,adam üç kuruşun derdinde skecekse o sksin ama politikacılara dikkat edelim aman onlara sktrmeyelim.

Nolduda taktım ben bu işe; şöyle anlatayım baya zamandır bi mevzu var sağlık bakanlığının gündeminde "tam gün yasası".Şimdi skici team'in önemli oyuncularından SaygıSker Recep Akdağ bir toplantıda demişki:
" sevgili yarrakçı dostlarım biz halkı düşünüp tam gün yasası çıkartıyoruz.Bu kodumun chp'si karşı çıkıyor neymiş halkı soyacakmışız,sağlık sistemini skeltcekmişiz.Yahu biz yaparmıyız arkadaşlar böyle şey?Töbe yarebbi.Vallahi ben bu yasanın tam arkasındayım ne sağında ne solunda tam arkasındayım.(bu ara gülüşmeler skişmeler falan var)Bu sebeple eğer mesai saati bitiminden 5 dakka önce çıkan bir hoca ile ilgili şikayet alırsam şerefsizim hemen YÖK'e ispiyonlicam piçkurusunu."

Bir ufak hatırlatma yapalım neydi bu tam gün yasa'sı?
Bu yasaya göre personel ücretlendirmesi 'performansa dayalı' olacaktı.Yani doktor ne kadar hasta işkembesi açarsa bir ayda o kadar mangır alacaktı.Personel ücreti döner sermayeden karşılanacaktı,döner sermaye dönmezse personel ski tutcak yani.

Hani deseler bana,bir ülkenin sağlık sistemini domaltmak istesen naparsın diye,bunda iyi fikir gelemezdi aklıma.Valla hangi piç bulduysa bunu iyi bulmuş tam elma şekeri gibi.

Hani benim fikrim,hani bi bok bilmem kafam bi skime basmaz ama benim fikrime göre ben her önüne yatanı para olarak gören bi doktorun altına yatmak istemezdim.Eğer sen ,sevgili götveren kardeşim bunu umursamazsan ben altına yatarım ucuz olsun yeter dersen ,ucuzluk bahanesiyle bize giren zenci yarraklarını umursamazsan ,hep kendine müslüman olup sağlık emekçilerine sktri çekersen ben de senden derhal bu blog'tan sktrip gitmeni talep ederim , hala nezaketimi koruyabiliyorken.

Merdan abi, yengeye bi tur da biz binelim

Evet sevgili yarak dostları, yine bir kafa bozukluğu neticesinde beraberiz. Geçen gün neşeyle ve tazelenmiş bir vaziyette güne başlayıp elimi yüzümü yıkadıktan sonra kahvaltıya oturmuştum ki ne göriim! Haber bülteninin başlığında "Aile ehliyeti olmadan evlenilmeyecek" diyor.

Düşündüm: Lan zaten fiil ehliyeti olmayan kimse hukuken evlenip aile kuramaz ki. Ama olay daha da farklıymış. MEB Talim ve Terbiye kurulu Başkanı Merdan Tufan tarafından evlenecek kimselere "aile ehliyeti" verilmesi önerilmiş ve bu TBMM kayıp çocuklar komisyonu tarafından desteklenmiştir. Merdan Tufan'ın sözleri aynen aşağıdaki gibidir:

“Önemli bir projemiz var. Aile eğitimi projesi. Toplumda birçok şeyi yapmak için ehliyet gerekiyor. Araba kullanmak için sizden ehliyet isteniyor, motor kullanmak için, kayık kullanmak için, ava gitmek için, av tezkeresi için; ama Türkiye’de aile yönetmek için, evlenmek için, çocuk sahibi olmak için hiçbir belge istenmiyor. Eğer altyapısı hazırlanırsa evlenmek isteyen çiftlerden aile eğitimi aldığına dair bir belge getirmesini isteyelim.”

Şimdi amınakoyiim!
1- Kadın denilen şey motorlu taşıt mıdır?
2- Erkek denilen şey av hayvanı mıdır?
3- Devlet neden benim kaç çocuk yapacağıma ve evlenebilip evlenemeyeceğime karışır?
4- Yüzme denize girmeden öğrenilir mi?
5- Bunu öneren, destekleyen ve bize "aile kurabilir" sertifikası verecek olan kimselerin çok süpersonik bir evliliği mi var?
6- Aile ehliyetinden sonra "otuzbir ehliyeti", "squirt and orgasm ehliyeti", "analdan verme ehliyeti", "fisting ehliyeti" falan da getirecek misiniz?

Ey gerizekalı devlet, bizler the sims karakterleri değiliz tamam mı? bizler birer canlı insanız. düşünebiliyoruz yani. düşünmek! hani insanları hayvanlardan ayırt eden şey. Bazı şeyleri yaşayarak tecrübe etmek gereklidir. İnsanlar tecrübelerini düşünce süzgecinden geçerirerek gerçekten bazı şeyleri öğrenebilir. Bu şekilde herşeyi "ehliyetim yok" diyerek tecrübe etmekten korkan ve size kayıtsız şartsız itaat edecek debil ve idiotlar mı yetiştirmeyi düşünüyorsunuz?
Bi siktirin gidin ya!

16 Temmuz 2010 Cuma

Sıçtı Kılavuz Bez Getir



saatlerimizin 07:22 yi gösterdiği şu vakitte deli mi sikti yazıyorsun arkadaşım deme sayın okur, tüm gece eşya toplayan, minicik çantalara bir dolu şey sığdıran, aman ha unutmayayım paniği yaşayan bünyenin en deli anıdır şu şahit olduğun..

yorgunluk bi yana, bu aralar lys puan/sıralama sikleri açıklanan veled-i zinalarımız bir panik havası içinde, kötü gelen ailesine her türlü ergen tavırlarını sergilerken, iyi olanlar da aman şurası mı burası mı derdinde.. bir meslek seçimi zırvaları, geleceğimizin bu şekilde sınavlara bağlı olması içerikli isyanlar - 3 saatlik bi sınava kalıbı 2009 öss ile birlikte rafa kaldırıldı- sevgilimle aynı yere gideyim istekleri vs vs vs

az beynim sikilmedi bunlar yüzünden bikaç günde, ondan da derdim var. istanbul yazacağım ama istanbuldan korkuyorum diyeni bile geldi, ha canım git ozaman köşeye götünü avuçlayakoy ben hemen sopa kapıp geliyorum..

tüm bu bebelerimizin gereksiz paniği, cıvıldaşması ve bir ilkokulun tenefüs saati kargaşasının yanında ösym nin de katkılarıyla bir ilk daha gerçekleşti, ha yazının başından beri gelmeye çalıştığım nokta belki bu, kafamın sikikliğine ver okurcum samimiyetine güveniyorum.

özünde bu ösym götü, zaten sınav sistemini ot bok değiştirmesi yetmediği gibi, gönderdiği sikten kılavuzda da okul sıralamalarını hatalı vermiş. ankara üniversitesi hukuk fakültesini 28bin 800 giriş sırasıyla veren güziiide kılavuz kırıkkale üniversitesini 19bin bilmemkaçlarda vermiş..

ha beyni sikilesiceler, lan bari adam gibi basın yollayın lan şunları, hadi giriyosunuz kapanıyosunuz hazırlıyorsunuz soruları onlarda bile bir dolu hata bulunuyor, bari bunu düzgün yapın be, çok matah da değil kopyE kağıdı koy geçen yılın verilerinin üzerine bas geç be canım.. elalemin ışınlanmayı bulacağı şu devirde derdimize bak..

buyrun efendim merak edene sabah sabah sinirimi zıplatan link de tam buradadır..


kalın sağlıcakla. uyuyup uyanayım daha güzel sinirlenicem söz lan!

Petrol Sızdiriyi

Uykusuz Dergisi'nin son sayıda Umut Sarıkaya BP olayını ufak bir fotoromanla ele almış. Bir holdingle bu derece daşşak geçildiğini ilk defa gördüm. İçten içe sevindim. Hele BP müdürü ile başörtülü ir teyzenn diyalogu beni yediren bitirendir bu gece. "Pğlum bizim arabamız yok ama buraya sıçabilir miyiz?" "Tabi teyze ama anahtarı ıslak getirmeyin." Ve müdür yardımcısı beyin, borudaki çatlağı bir bez parçasıyla bağlama teklifi. Bunları okuyun, altınıza sıçma garantisi veriyorum. Hem gülmekten hem de gülmekten.

Döşümdeyim Gücümdeyim...

Traji komik ama gerçek... İstmezdim ben de böye lakayıt işlerin peşinde koşmayı ama es kaza denk geldim habere görmez olaydım demiyorum iyi ki de görmüşüm.

Efendim zıgaranın faydası yoktur zararı vardır 50 lerde tüm dünyaca bilinen bi gerçek haline geldi. E malumunuz insanın sikiş faaliytlerine de çok etkisi varmış (ben görmedim ama) öyleyse öyledir bilim adamı değilim derbeder bi bireyim sadece. Ama şunu sormak isterim ki halkımıza sigaranın sikiş performansının etkilendiği gerçeğini, yatakda birbirine sırtını dönmüş asık suratlı bi çiftten başka nasıl vurucu bir şekilde gösterebilirdik?

Mevzuyu şu sakin halimle çirkin bi hale getirmek istemiyorum onun yerine haberin adresini vereceğim ve bir beyin fırtınası yapmayı teklif ediyorum sizlere? Bakanlığımıza, DEVLETİMİZE bir teklif de sağlıklı bireylerden gelsin namına biraz yardımcı olalım(!)

15 Temmuz 2010 Perşembe

Ve şimdi Reklamlar

Gazetede gördüm bugün götveren kardeşlerim, YÖK artık devlet üniversitelerini skmekle yetinemiyormuş.Meğersem biseksüel olmak ,aynı anda hem alıp hem de vermek istiyormuş.Ee tabi vakıf üniversiteleri dururken de gelip devlet okullarına göt vermesi beklenemezdi.

Şimdi bu abilerimiz , amcalarımız bakmışlar vakıf üniversiteleri çok zor durumdaymış.Terbiyesiz devletin yaptığı onca kıyak bile bu okulların derdine derman bulamamış,Ee YÖK boş durur mu? mevzuya el atmış, artık açılımının ne olduğunu bilmediğim bu LYS sınavlarından sonra genç veled-i zinalar YÖK'ün sitesinden vakıf üniversitelerinin öğretim üyelerine,sunduğu imkanlara,yerine,fiziki şartlarına cartına curtuna ,skine götüne bakabileceklermiş.Bu sayede minik piçler en iyi nerede skilirz diye kara kara düşünmekten kurtulmuş olacaklarmış.YÖK başkan yardımcısına göre bu rekabete teşvik amaçlı bir hareketmiş ve reklam değilmiş.Her ne kadar bunca skişin kaç para olduğu* yazılmamış olsa da eğtimde fırsat eşitliğinin ne olduğunu bize bir kez daha gösterdiği için YÖK'e ve yarrakçılarına teşekkürü bir borç biliriz.

Hee biz devlet okulunda bütünleme hakkımızı kaybetmişiz, yaz okuluna muhtaç bırakılmışız,eğitime uygun olmayan anfilerde ders görmüşüz,yetersiz ve egoist hocaların elinde heder olmuşuz,okulun boş duvarlarına baka baka eğitimden soğumuşuz ne önemi var, mühim olan zengin yarraklar başımızn üstünden eksik olmasın değil mi?



*Harç

14 Temmuz 2010 Çarşamba

Sikilen beyinler neden göç ediyor?

Ben olsam ben de göç ederim mınakoim. Ama her T.C. eğitim sistemine dahil olan öğrenci gibi ben de zeki ama tembel olan öğrencilerdenim. Zaten hem zeki hem çalışkan diye birşey yoktur. Zeki olmayan, gerizekalı öğrenci çok çalışarak eksik zekasını telafi eder- ki psikolojide bu olaya "compensation" denmektedir. ( Yabancı kelime kullanınca adam oldum. halbuki "telafi etme" demek ) İşin garip yanı gerizekalı öğrencinin "telafi etme" savunma mekanizmasıyla bişeyleri başarması değil, insanların gözünü bu şekilde "zekiyim" intibası uyandırarak boyaması, böylece gerizekalı ama çalışkan adamların önemli noktalara gelmesi ve memleketi sikmesi. Tabi bunun neticesinde de zeki ama tembel adamların aç aç sokaklarda gezmesi.

Peki ama neden zeki adamlar sokaklarda aç aç geziyor? Çünkü zeki adam daha anaokulunda bu eğitim sisteminin ne kadar boktan olduğunu anlayıp ona karşı tavır alan kimsedir. Diğer kişiler ise ya kötü yaşam koşullarından kurtulmak isteğiyle, ya da insanı insan yapan zeka özelliğine sahip olmadığından hayvansal bir iştahla deli gibi ders çalışmaktadır. Ama eminim ki onlar da bu sistemi çok sevdiğinden değil, bu sisteme katlanarak bunu yapmaktadır. O yüzden onları suçlayamam.


İlkokul, ortaokul ve ergenliğimizi geçirdiğimiz lisenin ne kadar sikik olduğuna, müdürlerin ve müdür yardımcılarının öğrenciler üzerindeki hegomonyasına, kişiliğimizin gelişimini üzerine nasıl üniforma ve önlük gibi tek tip elbiselerle ve hocaların despotça ve salakça tutumlarıyla set çekildiğine ve buna binaen nasıl canavarlar yarattıklarına (bu canavarlara ben de dahilim) hepimiz şahit olduk zaten.


Gel gelelim kazanmadan önce özgür düşüncenin kalesi olarak hayallerini kurduğum üniversiteye. Bi defa daha kapısından girer girmez "nah sana özgür düşünce" olayını gördüm. Tokmak'ı ilk olarak gazete şeklinde çıkartmayı düşünüyorduk ki, dekan yardımcısına işin resmi prosedürünü sorduk ve dekan yardımcısı bize bunun çok zor olduğunu söyleyince "hocam burası üniversite burası özgür düşüncenin kalesi değil mi? nedir bu bir sürü prosedür? hem biz bu gazeteyle okulun dertlerini falan da dile getircez. Mesela neden bahçede bi basket sahası yok?" diye sorduk. Aldığımız cevap ise şu oldu:

"Özgürlük mü? ne var işte bahçede kızlı erkekli oturuyorsunuz rahat rahat. daha ne istiyosunuz"

Sanki bahçede kızlı erkekli birbirimizi sikiyoruz. Bu konuşmadan sonra üniversitenin liseden bir farkı olmadığını bir çok hocam da itiraf etti.


Üniversitelerin sikikliğine böylece değindikten sonra hukuk fakültelerine geçiyorum. Arkadaşlar bakınız hukuk eğitimi, hukuk'un kendisinden çok daha farklı bir iştir. Lisede soru bankalarının arasından çıkıp gelmiş bir öğrencinin karşısına zart diye yarrak gibi kitapları dayayamazsınız. İşin garip yanı dünyanın hiçbir yerinde hukuk eğitimi eğlenceli bir iş değildir. Hepsinde zenci siki kalınlığında kitaplar vardır. Ben çok merak ediyorum acaba neden bizim pratiklerimiz bir çizgi roman şeklinde değil. Kitaplarımızda neden hukuksal sınıflandırmalar yapılırken şemalar kullanılmıyor. Neden görselliğe önem verilmiyor. Neden bizim kitaplarımız rengarenk değil de amına koduğumun beton suratlı hukukçuları gibi gri? Ayrıca neden derslerde slayt aleti kullanılmıyor? Bir pratik kitapta çizgiroman şeklindeyken derste pratiği öğrenciye okutmak yerine vidyodan olayı bizzat seyrettirme yoluna neden gidilmiyor?Neden bize okulumuz ve bölümümüz bu şekilde sevdirilmiyor? Hanginiz şu aşağıdaki kitapları baştan sona okuyup da bir bok öğrendiğini iddia edebilir?

Sikeyim böyle eğitimi de, özgürlüğü de, hocaları da, okulu da...
Siz bizim beynimizi siktiniz biz de sizin götünüzü sikecez.
bi yerinize girsin o kitaplar.

11 Temmuz 2010 Pazar

Sanal kerhaneler ve otuzbirci bilişim polisi


Merhaba sevgili okur. Yine küfür, salya, sümük ve atmık dolu bir yazıyla karşınızdayım. Vallahi bir penisle elleşmesseniz erekte olmaz ve kıçınıza başınıza girmez. O kadar kızıyorum ki bazen aynı ereksiyon olmuş bir penis gibi hissediyorum kendimi bu yüzden. Çünkü bu devlette göte sürecek akıl yok. Halen Google'la, Youtube'la uğraşıyolar üstüne üstük rezil oluyorlar.


Daha bilgisayarı açıp kapamayı bilmeyen adamların uğraştığı şeye bak. Olay tam olarak şöyle gelişmiştir efenim:

Devlet aynı kızını zengin bir damada siktirmek isteyen anne-babalar gibi google'ın çok para kazandığını görmüş ve "hani bana hani bana" demiştir. Google da bu devletin Youtube'a yaptığı orospu çocukluunu önceden bildiği için yarraanı sallaya sallaya "al sana al sana" demiştir. Bunun üzerine devlet de bunu kendine yediremeyip google'ın erişim hızını yavaşlatmış ve google translate, google docs ve google earth gibi hizmetlerini yasaklamıştır. Daha fazlası için aşağıda linkleri veriyorum bebeğim:



hükümet gibi şirket olan google'la yapılan görüşmelerde eli daha mause'a değmemiş adamları yollarsan böyle olur. Ayrıca halen 50 sene öncesinde yaşayan 90 yaşındaki ölmek üzere olan hukukçuların da sazan gibi olaya atlar "yasaklayalım" der. Sanki yasaklayınca bi bok oluyomuş gibi. Google'dan vergilendirmeye dayanan alacak hakkını uluslararası sahada almak için mücadele etmek yerine yasaklama yoluna gidiliyor. Google ise seni sikine bile takmıyor. Çünkü sen bilmiyorsun ki ey devlet, senin vatandaşların DNS ayarlarını değiştirip her türlü sanal orospu çocukluunu yapabilme kapasitesine sahip. Sen halen vatandaşını gerizekalı yerine koy. Ey devlet, senin başbakanın bile seninle dalga geçiyor, "ne var, ben girebiliroyum yuutuba ciciş" diyor. Zavallısın lan devlet. vallahi ezik gibi davranmayı bırak artık.

Ve sen youtube'u "insanların ahlakını bozuyor" diye bilişim polisine kapattırıyorsun, ondan sonra da porno izleyip de kendini tatmin edemeyen ve kimsenin karısına bacısına yan gözle bakmak istemeyen otuzbirciler porno izleyemeyince kendilerini ata eşşeğe vuruyor bazen arada fırıncının kızı, bakkal'ın karısı, manavın kardeşi'ne kayıyor ve olay kendi öz annesine tecavüze kadar varıyor.
Ayrıca sen kendi vatandaşlarına doğru düzgün cinsel eğitim de veremiyorsun ki. bu adam nerden öğrencek sikişi? Bir devlet olarak önce sorumluluklarını yerine getirme ondan sonra da milletin bunca dert sıkıntı arasında tek orgazm aracını elinden al. sonra da "ortalık neden döle bulandı?" de. Ayrıca youtube'da sanki 7/24 porno yayınlanıyor ve insanlara "porno izle lan! ne oturuyon" diyor. Senin vatandaşın bastırılmışsa ve özgüveni eksikse ben ne yapayım.
Aslında ben anladım. Devletimiz bizi o kadar düşünüyor ki mesela zinayı suç olmaktan çıkartıp porno siteleri ve youtube'la mücadeleye girişti. yani diyor ki devlet: "yahu ne diye evde oturur otuzbir çekersin. dışarsı cıbıl cıbıl. git tut birini sik. durduğun kabahat!"
hadi arkadaşlar ben sokağa çıkıyom. karşıma çıkanı sikerim. vatan millet meselesi!

kim nerde neden nasıl ve ne zaman ?









Şimdi efendim ne lan bu demiş olacaksınız bu resimleri gördüğünüz vakit. İzah edicem durun ama önce gidin bi çay koyun kendinize akabinde bi zigara yakın. Kamunun çok dışında yer aldığınızdan mütevellit göt deliğinize bile içittirebilirisiniz yani o sigarayı hem Asya'nınn bilmem neresindeki insanlar basura karşı tütün kullanıyorlarmış belki sizin basurlara da iyi gelir. Neyse resimler... Bu resimler gariban, fukara, çilekeş, derbeder bir Eski Kıta insanına ait. Hz. Cumhurbaşkanımızın Nigerya'ya yaptığı gezi sırasında bir işe kalkışmış değil bu abimiz güzel abimiz. Sonuçta hani siyah derili adını sanını bilmediği bir Gavat için Amcık için -ne bileyim Dürzü diyebilirsin sen- canını tehlikeye ataraktan olsun şey eder öyle götü hariç her bi şekilde motor sürer... Ama ne edeceksin sevgili okur. Bu adam kışın aslan'ın zürâfa'nın sırtlan'nın bokunu yakıp ısıncak; karısı kendisine yetmediğinde yatakta kerhaneler kıyısına gitcek, karetta karettalar gibi nijerya nın sahillerinde sex on the beachler içecek(!) Yani senin anlayacağın; şu dünya üzerinde yaşayan 7 milyar amcık ağızlı, yarrak suratlıya olduğu gibi ona da para lazım.


Tabi nasıl bizim memleketimizde kaymak olsun, vali olsun, ilçe/il milli eğitim müdürü olsun; böyle ikiye katlanır ütü masası kıvamında hürmet gösteriliyor ise oralarda da racon aynı. Tabi her yiğidin bir yoğurt sikişi var. Zenci insan genel de bildiğiniz üzere atletik yapıları tripod işlevselciliği ile ün salmış bi toplum. e tutup da bu adamı Hz. Cumh. un karşısına garson diye çıkarmazsın. Gideceği yol boyunca kortejinin önünden gitsin ki bu fukara yol kenarlarında midesi götüne başına yapışan karnı ile sırtı seksten usanmayan devenin eşeğin köpeğin sidiği ile yıkanan "yurdu insanını" görmesin en azından görmezden gelebilmek için bahanesi olsun. Aha da söylüyorum o adam Zenci pipili bi bahanedir! Ayrıca yarrağımın sayını Cumh. kişisi! Senin memleketinin sorunu kalmadı ya, senin böyle milletin seks sahillerinden, zevk ve alkol deryalarından çıkmıyor ya, ekmek yerine pasta yiyor da su ve kristal kola yerine şarap, viski ve tekila içiyor ya , dağ dediğimiz jeolojik kavrama sadece üzerinde barındırdığı lüks ev ve otelleri için çıkıyor ya... Sen şimdi siktirgit nikaragua yeni gine ve dünya üzerinde ne kadar müslüman/gayri müslüm ama ÖZELLİKLE müslüman fakir geri kalmış milletin çarelerine derman ol (!)


NOT: Ah ulan son bi resim koyup gayet şugar bi şekilde bitircektim dölü bol yazımı ama olmadı isteyenler şu lnke girip haberi de son yapıştırmak istediğim resmi de görebilirler 6. ve son resimdir o resim. Bakanınız lütfen resmi iyi incelesin buda size benden hediye olsun çok fena bi ayrıntı var o resimde. behlül kaçar!


http://www.milliyet.com.tr/gul-e-nijerya-da-eskort-sov-/siyaset/sondakika/11.07.2010/1262060/default.htm

10 Temmuz 2010 Cumartesi

Gerekeni Yaptık Mı Lan?

http://www.facebook.com/video/video.php?v=398455384868&ref=mf

Efendim çok konşuldu bu video bu olay vakti zamanında çok paylaşıldı kampüslerde sınav sonralarında çok taşşağa alındı kızlı erkekli. Ne temcit Yarraa yemeye ısıtıyon lan o zaman diyeniniz oldu, biliyorum. Üşenmedim benim dayı kızına araştırttım bunu nüfus müdürlüğünde çalışır da kendisi dedim Hasibe bulalım şu büyük adamı onla tanışmam konuşmam gerek dedim. Bokunu yemeğe ramak kala ikna ettim sonrasında olan oldu buyrun...

Bu abim, adını vererek rencide olmasını istmeme xXx diyelim kendisine; üst üste 9 defa üniversiteye girebilmek için sınavlara girmiş, değişen sistemler olmuş ama xXx den de çok şeyler götürmüşler. Cinsel hayat, ereksiyon, çarşafların çamaşır suyuna kokması nedir unutmuş. Videodaki gibi konuşmuyormuş misal evvelden bi sakinlik sükunet hali çökmüş onca yıldan sonra. Dedim xXx abim fazla sıkmicam o tatlı canını bana bi hikayeni anlat dedim anlattı.

Şimdi ben küçükken babam beni kaportacıya verecekti annem mani oldu demiş ki "arabalar tekerlekli tabuttur" o gün babam beni tornacı Ziya Amca'ya teslim etti. okul iş derken alemin piçi oldum. tabi lise yaklaşırken böyle testestoronel bi artış başkalaşım yaşıyor insan dedi evet abi çok iyi bilirim dedim. yapıştırdı lafı "yüzündeki mayın tarlası belli ediyor zaten yeğenim". güldük falan, devam etti. ben dedi meslek lisesi çıkışlıyım endüstri meslek hem de en pis lisedir dedi öyledir abi dedim.

velhasıl sikerim hayatının hikayesini ya şöyle olmuş bu yarrakasan zamanında atelyelerde kala kala büyük adam olma hayalleri kura kura akinin suyunu boşaltmış. Lan Sikimaççu senin neyine zengin olmak hayal kurmak ananın boynunda babanın taşşağı ağırlığında altın mı var? Devletten ihale koparan kaltak bi halan, Akdeniz'i Basra'yı Körfez'i küveti zannedip "Plastik Ördekçiklerini" yüzdüren godoş bi dayın, amcan mı var? Çürümüş hayallerin, kurumuş beynin ve paslanmış rraağından başka bi şeyin yok. İliğin kemiğin ile beraber kuruttular her şeyini. "Sen" hala akşamdan çalışmalara, gerekeni yapmalara, bakmalara, hafızaya atmalara sarmışın. Her bi yanına zehirli rrak sarmaşıkları dolanmış farkında değilsin. En azından ağzına girmeden bi tanesi -götü mötü bırak artık götü başı zaten dağıtmışın ya "sen" - gerekeni yapmaya çalış!

Tamam güldünüz, eğlendiniz; ben de yaptım, sıçtım hatta gülmenin içine ama şu adamdan ders de almasını bileceksiniz PİÇLER (CAPSLİ) . Sonra gülüncek hale gelirsiniz - bu sefer ağzınızı doldurmuş olurlar ama benden demesi- .

YÖK: "o kadar parayı götümüze sokunca birden saçmalıyoruz"


Biliyorsunuz ki artık üniversitelerin bakkaldan bir farkı kalmamıştır. Parayı basıyorsunuz ve diplomayı alıp istediğiniz şekilde kullanabiliyorsunuz. ( rulo yapınca cinsel tatmin de sağlıyor ) Bu konuyu artık tartışmıyorum zaten. Kafam çok bozuk arkadaşlar. Kafam bozuk olunca küfür de edemiyorum. Her hakikati bilen insan gibi susasım geliyor. Ama yapacak bir şey yok. Devlet'in üniversitede bize bir şey öğrettiği kadar yanlış birşey de yoktur aslında. Devlet bize ödediğimiz harçlar karşılığında bize birşey öğretmiyor, yalnızca sınava girme hakkı veriyor. zaten çoğu okulda yoklama alınmıyor. kimsenin dersi siklediği yok.Şimdi lafı uzatmadan en orospu çocuu konuya geçelim.

http://www.cnnturk.com/2010/turkiye/07/09/universite.harclarina.kredi.duzeni/582728.0/index.htmlhttp://www.cnnturk.com/2010/turkiye/07/09/universite.harclarina.kredi.duzeni/582728.0/index.html
Bu linkten aynen alıntıdır arkadaşlar. merak eden açsın okusun. ben size olayın g noktasını göstereyim:

"Eğer kredi tamamlama sistemine geçilirse o zaman harçların da kredi bazında alınması söz konusu olacak. Yurtdışında da zaten bu böyle. ABD'de mesela bir kredinin değeri 200 dolar olarak belirleniyor. Eğer öğrenci üç kredi alacaksa 600 dolar veriyor. Biz şu anda dönem başına sabit belirli bir miktar alıyoruz. Mesela bunu krediye çevirebiliriz. Bunu da sistem gereği yapmak zorundayız. Üniversiteden atılmayı önlemek için kredi sistemi uygulanacaksa parayı da krediye göre almak lazım. Bu, öğrenciler için de iyi olur. Ne kadar ders kredisi alıyorsa o kadar para verir"


Şimdi sevgili bebelac'lar anneler, babalar; 3 çeşit yemeği tabldotta yerseniz mi ucuza gelir, yoksa yemekleri tek tek porsiyon olarak söylerseniz mi? mesela yaz okulunda iki ders aldım ben ve 400 TL ödedim. halbuki ben bi dönemde 12 ders alıyorum ve 570TL harç ödüyorum. Bu da demek oluyor ki kredi sistemine geçilince ebemizi sikecekler. Sahi ya neden isyan etmiyoruz lan? neden cam çerçeve indirmiyoruz. Aaa tabi yaa onlar devletin malı. unutmuşum. ama birden devlete de o cam çerçeve parasını bizim verdiğimizi hatırladım nedense... kendi malımsa eğer döverim de severim de. Değilmi lan devlet?


Bak gerizekalı devlet, şimdi sen bir öğrencinin cebindeki tüm parayı alırsan bu öğrenci bütün sene aç gezer ve para harcamaz. bu adam para harcamayınca da almaz vermez ve ekonomiye can vermez. ( hani sen diyosun ya... anladın sen onu. ) Vatandaşının elindeki tüm para da eğer bir tek kişinin (evet, o sensin devlet ) elinde toplanırsa lorenz eğrisi nereye büküleceğini şaşırır. böylece esnafın ve yatırımcın para kazanamaz ve bir bir kepenkleri indirir. hal böyle olunca da çocuklarını okula gönderemez ve artık bir devlet olarak sen de artık harç parası toplayamaz olursun. Ne oldu? girdi mi o kadar para götüne? Biraz ibn-i haldun okusanız bile, biraz temel iktisat bilginiz olsa bile bunu kavrayabilrdiniz. ama siz götünüze para sokmayı tercih ettiniz.


Devlet bu kadar parayı götüne sokunca tabi beyindeki haz noktaları uyarılıyor ve saçmalıyor. Mesela bir insan orgazm olurken aynı anda yemek pişiremez. pişirse de amı götü dağıtır. Devlet de insan gibi sayın seyirciler. ben gördüm aynı insana benzii. siki bilem var arada çıkartıyor... Neyse devletin sikine sonra değinecez. Konu YÖK'ün bu kadar parayı götüne sokunca saçmalayıp da giresun üniversitesinde 2 oy almış kimseyi cumhurbaşkanına sunması. Lan olum manyak mısınız siz? gözünüz görmii mi? Sikeyim sizin gibi demokrasi yanlısı adamları. Bari delikanlı gibi monarşiyi savunun da öyle bu işi yapın lan ipneler.
işte sevgili okur. görüyorsun di mi iki yüzlüleri? ne yapalım. biz de küfür ediyoruz böyle sen bilinçlen diye.
ee naber?

Türk Polisi Yakalar

Efenim gün geçtikçe zaten taşşakları 5 kilo gelen bu teşkilatımız iyiden iyiye güçlenmeye taşşak kası yapmaya başlamıştır.Polis vazife ve bilmem ne skim kanunda yetkileri daha önceden baya artırılan polisimiz şimdi de interneti keyfine göre yasakalayıp denetleyebilcekmiş.
Emniyet'te ıp takip merkezleri kurulcakmış ve saygısker polislerimiz burdan zararlı gördüğü her siteyi skeltebilcekmiş ve oluşturanın da ağzına verebilcekmiş.
Polis günden güne bu kadar taşşşak kası yaparken biz neden susup oturalım ?Efendiler taşşak kebabı yapmanın zamanı değildir.Tayyip amcam baskı pres rejimi kurma yolunda emin adımlarla ilerlerken,terör şehit pkk üçgeninde algımız bulandırırlırken,düzgün yorumlama ,düşünme kabileyitimiz zayıflatılırken bizim tokmak'ın artık inme zmanı gelmiştir dersem sıçmış sıvamış olmam sanırım.
Askeri sınırdan çekelim özel eğitimli polisleri oraya sokalım da hepinizi bi güzel sikelim diyebilcek kadar cüretkar pozlar veren ve niyetini bu kadar belli eden böyle hükümeti skeltmek lazım gelir.
ayrıca recep bey diyerekten muhalefet yapan,göt sıkışmadıkça asker gelmez mantığıyla ohal ilan edelim diyen muhalefeti de hepinizin izniyle bi güzel skerim arkadaşlar, sevgili götverenler.
Adam ebemizle evcilik oyunu oynuyo millet hala çömelme derdinde ulan hepimiz domaldık işin çömelmesi mi kaldı mınakoyim.

9 Temmuz 2010 Cuma

Ama sigara sağlığa zararlıdır

Sigara zararlıdır.Ciğerlerin mınakoyar,kanser yapar,dişleri skimtrak bi renge sokar,skiş potansiyelini düşürtür,verimli skişi engeller,afacan spermleri zehirler kısacası; sigara öldürür.

Denetimsiz maden de öldürür, silikozis de öldürür, kendini kovboy sanan polis de öldürür ama sigara daha da öldürür.Bu mandingo kadar tehlikeyi hepimizden önce farkeden möbarek hükümetimiz hemmen kolları sıvamış ve hepimizin psikolijisini sikeltmek için işe başlamış.

Napsak netsek de bu kodumun tiryakilerinin ağzına sıçsak diyen hükümetimiz sigaralara cigaradan iflağı domaltılmış insancık resimleri koydurtmuş.
Hele bu ciğer resmi yok mu dayanamıyorum arkadaş.Bunu ereksiyon halinde zenciye göster saniyeler içinde söner kalır vallahi.Bu nasıl bir mantıktır arkadaş böyle bi sağlık kampanyası olur mu?Skelttiğimin memleketinde akıl sağlığının hiç bi önemi yok mu lan mınakoyim?
Hayır sktir ettim resimleri, sorarım bu yasakçı yarrakçı hükümetin faşist oyunlarına katılıp dumansız hava sahası diye havlayan ünlü saksocu zatlara; bu işe ön ayak oldunuz, herkesin üzerinde mutabık kaldığı şeylere yasak getirdiniz iyi güzel peki bunun sınırını çizebilcek misiniz lan yavşaklar? Sigara kaka ,içenler bokçu dayı dedi eyvallah dediniz,alkol haram içen yarram dedi eyvallah dediniz,atatürk'e hakaret ediyolar sikeltelim youtube'yi dedi eyvallah dediniz,pornocu gençlik yetişio domaltalım porno siteleri dedi eyvallah dediniz peki am bitleri bunlara sınırı kim çekçek?
Gün gelir yarrak döner size de girer işte bugün ağlayan o gün bayram eder sizi gidi çakma orospu çoğcukları sizi.

Obama'nın bilinmeyen hayat hikayesi

evet dönüm noktası mıydı? hayır cevap yok bu soruya en azından benden. en azından şu an ırkçı yanımı bastırmaya çalışırken yok.. sonlarda olacaktır ama hissediyorum.
BARRAK, 25 santim rraa sahip bi babanın kansaslı 34C göğüslere sahip bi anneden doğma bi velet olarak başladı hak sahibi olmaya. babası amerikan karılarına doyduktan sonra kendi ırkına bandırmak suretle memleket yolunu tuttuğunda BARRAK annesi ile taşındığı havai de hola hola diyerekten kendinden büyük sapık adamların toshaklarına maruz kaldı ve dedi ki ben de tokmakçı olacam... Evet BARRAK da bir çokları gibi tokmakçıdır sevgili dostlar ama onun yoğurdu yiğişi farklı sadece. Ve küçük yaşta kendisine sorulduğunda ne olacan sen BARRAK diye ben siyasi pornostarı olacam cevabını verdi. melez bi insan olduğundan kendisi ergenliğinde çok ossbire abandı zira çok dışlanmıştı. Havai Anadolu Lisesine giderken atletik yeteneklerine rağmen takımdaki ırkçı gruplar tarafından dışlandı. O zamanlarda sıkça duyduğu laf şuydu "Fuck Off maaaan! Halfblood sonofabitch! If you'r not nigga then yo're nothing beside MOTHERFUCKER" öyleki kızların ilgisini çekememişti, kısa basketbol şortu içnde naykın, o dönemler zenci oyuncular için ürettiği don aparatını kullanmamasına rağmen. Lise dönemi boyunca küsküden torbalardan bıkan BARRAK aldı sırtına çantasını tuttu öhömm niv york yollarını. Annesi Niv York Menhatın Endüstri Meslek Lisesine gitmesini istiyordu. One göre her erkeğin bi altın bileziği olmalıydı. O da gizliden SPE ye (Student Picking Exam) katıldı ve Kolumbiya Üniversitesini kazandı. Okula geldiği gün oda arkdaşının porno çektiği anda daldı yurt odasına. önce bi utandı çünkü ilk defa bir erkek ve bir kızın bir birilerine duhul olduklarını görüyordu. Zaman geçti her konuda fikirlerini eşcinselliğe karşı olmadığını falan söyler oldu. Cümle alem BARRAK ı biseksüel belledi. BARRAK ın babası da anası da fakirdi. Babası Kenya da Aslan boku satıyordu çifçilere gübre misali anası da tele kızlık yapıyordu. Anlayacağınız arkadaşlar fukarı biriydi BARRAK. Ve bi gün canına tak etti parasızlık çekil lan Ceysın dedi oda arkadaşına geç kameranın başına sikiş nasıl olur bi kaydet dedi part time pornoculuk yapmaya başladı.. threesome lar gay ilişkiler biseksüel trio lar aldı başını yürüdü. Sonra Mişel ile tanıştı. o da kameranın kendisine dönmesini bekliyordu. İşte o an da hayatı değişti. Seni bu hayattan kurtarıcam dedi Mişel sordu e be yarraam ne yapacan da doyurcan karnımı nasıl alıcan tangamı sütyenimi O da kafasına gelen ilk şeyi söyledi Başkan olurum belki. Aptal ve Saf türk kızlarına kişilik olarak çok benzeyen Mişel hemen pembe hayaller diyarına daldı hem de çırılçıplak. sonra dedi eyvallah baboli BARRAK kızdı o vakit ona hanım olma vaktidir bana bey diyeceksin bundan sonra. BARRAK kendisine yeni bi yol çizdiğinde alemin önde gelen porno mafyası tehdit etmeye falan başladı bu da abi elini bokunu öpeyim yapmayın başkan olayım önce bu devletin sonra da dünyanın anasına kayıcaz beraber yapıcaz kaldırın benim videoları dedi. bunlar da çok değil 10 saniye düşündüler ve sordular yapabilin mi lan böyle bi şeyi sen? tabi bi abi "yes, i can" dedi ve tamam lan dediler ama bak adresini biliyoruz yapmazsan nanısikeriz dediler. böylelikle yes, we can (evet anasını bile belleriz) sloganı ortaya o anda çıkmıştı. sonuçta BARRAK artık tek başına değil kollektif bi şekilde hareket edecek olacaktı.
Geldik bugüne çoluk çocuk demeden tüm adamlarına siktirdi camiayı. Herkeşler ona umut bağladığında yukarda yazdığım şekilde bilmiyorlardı ki adamı. işte sevgili dostlar bi insanın ilerde neler yapabilceğini önceden kestirmek için geçmişte ne kadar acı yaşadığını ne kadar kederle dolduğunu ve kin duyduğunu bilmelisiniz. yediği haddi hesabı olmayan küsküler taşakar yüzünden ortadoğunun başta olmak üzere hala insanlığın anasını belliyor bu amarika. sonuçta oturdu yarrağın, pardon koltuğun, da bir aurası var ;

yasamı yürütüm yarrağı


Yasama, yürüme, yargı. Bana sac olsa bile ayak yapamazsın. Kilotirisini keser pratikte sorarım öğrencilere. Öğrenciler. Hukuk öğrencileri. Kutsal pezevenkliğin öğrenicileri. Ben yeni atanmış bir asistan olarak genç kızlarınızı sikmek istiyorum. İpliklerim bile var. Daşşak açmış bir kürsüden ders vereceğim. “Hukuk, devletin iltihabıdır.” Anladın mı yavrum, kalk tekrar et. Ezberci sistem. Kalk tekrar et. Adli tıp hocasının anasını otopsi etmişler duydunuz mu? Başka bir adli tıpçı da başka yerde bu konuyu işlemiştir. E tabi koçum, yıllarca am güreştirdiniz. Yıllarca akademide çekiştiniz. Hocanın gözüne girmek için asistan arkadaşlarınız ispiyon ettiniz. Allah varsa bu kadar var.

imkan mı - şerait mi ?

Efendim şimdi bi haberde gördüm kendisini merak ettim de okudum. Harun Ağabey geçen günlerde "önümde kokain çekip de kraliçeyim diyen hatun kişiler var ve kim oldukları biliniyor fekat gözaltına alnımıyorlar" şeklinde konuşmuş sonra da çark etmiş falan filan. Arkadaşım!! Magazinini Televole'sini ve de kültürünü; cânım haftasonlarının katili yarrak süprizlerini sikeyim. Benim magazin denilen şer ile tek alakam hangi pornocu hangi kast içinde yer almış kimlerle hangi filmi nerde çekmiştir. Olayım bu yani. Harun Ağabeyin haberinin bana ve içimdeki sarhoşa dayanak olmaktan öteye gider bi yanı yoktur.


Efendim malumunuz ülkemiz bir çok doğu bloğu ülkesinin ilersinde batının gerisinde lanse edilmektedir. Tabi Doğu'nun altına girdiğimiz ve Batı'nın üstüne çıktığımız kulvarlar da var ama mevzu o değil... Velhasıl Batı'nın belli bi takım değerleri bizim ananemize hukuğumuza uygun değil. Misal, Fransa'da "SELF CONSUMPTION" denilen ve meâli kendine kadar al piç! olan bi sistem vardır esrar kullanımının yasallığı açısından o da 20 gramdır. ötesi suçtur sadece. bildiğiniz gibi Hollanda da bu gibi bi memlekettir hatta daha dikey bi limite sahiptir ve bizler türk gençliği olarak yıllarca interrailler olsun bafilencek sevgili arayışları olsun hep ecnebi memleket denildiğinide Hollanda yı Hollanda'lılığı tasavvur ettik içimizde. Şimdi soruyorum sana ey Türkiye Cumhuriyeti! neden??? Neden gençliğinin zihnini ele güne muhtaç ediyorsun namerde neden muhta ediyorsun bu gençliği Barlar sokağın var da neden bir Red District Light' ın yok. ya da nargilen var da neden ot kafe'n yok?? peki şuna ne demeli



Neden ülkeye bu tip semboller eklenmiyor. Yüz binlerce kedisever duygusal insanımız da var. Ama yok, "3 kuruşukluk aklınla 5 kuruşluk orospuyu düşünme" dir bizim derdimiz. Gelelim Sonuç kısmına nasıl ki Harun Ağabey'in çark etmesine sebep olan bir takım "dış" mihraklar varsa bu memleket içinde, aynı şekilde benim kendi üniversitemde ve oda arkadaşımın okuduğu marmara üniversitesi haydarpaşa kampüsünde de içki yasağı vardır. aynı bağnazlık alkole olan ama zina ve yolsuzluğa olmayan nefret, karşıtlık ve adaleti savunma zihniyeti ile üniversite gençliğinin karşısına "Hydra" gibi dikilmiştir. Haa şanslı boğaz içi ege üniversitesi piçlerini orospularını tenzih ederim onlar keyiflerine baksınlar benim derdim onlarla değil onlara ayrımcı yaklaşan yarraksız zihniyetinde.

8 Temmuz 2010 Perşembe

Nisbi İsyan

HAKİM BEY

Gene tehir etme üç ay öteye,
Bu dava dedemden kaldı hakim bey.
Otuz yıl da babam düştü ardına,
Siz sağolun o da öldü hakim bey.

Kırk yıl önce yani babam ölünce,
Kadılıklar hakimliğe dönünce,
Mirasçılar tarla takım bölünce,
İrezillik beni buldu hakim bey.

Yaşım yetmiş iki usandım gel git,
Bini geçti burda yediğim zılgıt,
Eğer diyeceksen bana ne, öl git,
Oğlumun bir oğlu oldu hakim bey.

Sekiz evlek tarla, bir geverlik su,
Yüz yılda hüküme bağlanmaz mı bu,
Kazanmasam da hu kazansam da hu,
Canım ta burnuma geldi hakim bey.

Keşife meşife damgaya harca,
Kanımız kurudu harca da harca,
Sayenizde avukatlar yıllarca,
Fakiri yoldu da yoldu hakim bey.

Mübaşir itekler kâtip zırvalar,
Değisti bizde de güya devirler,
Yüz yıl önce adam yiyen gâvurlar,
Tapucuyu aya saldı hakim bey.

Kabahat sizde mi kanunlarda mı,
Şaşırdım billahi yolu yordamı,
Kızma sözlerime alam kadanı,
Sıkıntıdan içim doldu hakim bey.

Mülkün temeliydi adalet hani,
Bizim hak temelde saklı mı yani,
Çıkarıp da versen kim olur mani,
Yoksa hırsızlar mı çaldı hakim bey.

Hem davacı pişman hem de davalı,
Bu yolda tükettik çulu çuvalı,
Sabret makamından çalma kavalı,
Sürüler ekine daldı hakim bey.

Efendim naçizane paylaşımım sörfin' yaparken denk geldiğim bir şiirle vukuu buluyor. Seveni olur olmaz benim derdim bu değil ama Abdurrahim Karakoç insanının evvel zamanca yazmış olduğu şu gün şu dakika binlerin onbinlerin hislerine tercüman olan eseridir bu. beklersiniz yazının sonuna eserin audiyo halinininin slayt gösterili halini link ile veririm. Önce şu bi kaç lakırdıya dayanın. Cetten geleceğe kadar uzanan bir yargı sürecinin insana yaşadığı o tek kişilik dünyanın ritmine sağlığına ne denli etki bıraktığını göstermekte. Burada az buçuk şiir okumuş olduğumdan şiiri edebi ya da içerik yönüyle eleştirmek gibi bir terbiyesizliği yapmayacağım zira niyetim eseri, sizin de bilginiz dahilinde olması hasebiyle bu ortamda da sunmak. Nasıl geçmişten bugüne iett "insan" taşıyorsa "bu" devlet de geçmişin bir dönemi itibariyle (!) bugüne kadar insanını sikti. Hatta kendine bi yardakçı aradı "Hukuk"u buldu ve bu sefer davacıyı davalıyı hakimi savcısını avukatını mübaşirine kadar giden bir liste halinde önüne kim geldiyse sikti. Ve devam etmekte... Edecek de. Tabi gün gelecek tokmak inecek ses kesilecek. Kurban olurum.

http://www.akilli.tv/video/244887/HAKIM-BEY-ABDURRAHIM-KARAKOC.aspx

aldım verdim ben seni yendim


bunu yapmayacaktın marmara, zaten kış mevsiminin güneşli ve yazdan kalma günleri yetmiyormuş gibi yazın da o insanları okula tepmeyecektin! her can ister sahilde şezlong şemsiye ikilisiyle fotosunu çeksin, profil fotosu yapsın, yorumlara göğsünü gere gere cevap versin.. özünde hepimiz genciz, kanımız kaynıyor, bir iki meme görmeden yaz mı geçer ?! valla şahsi görüşüm, tüm yazını istanbulda, toplu taşıma araçlarıyla okula ulaşma çabasında geçiren gençlerin sıcaktan bitap düşmüş halleriyle, terlemenin de etkisiyle iyice aseksüel moduna girip, zaten kışın da cinsel hayatı çok canlı gözükmeyen hukuk fakültesi öğrencilerinin iyice boka saracağı yönünde. sayın yenidünya günahtır yahu. siz de mi genç olmadınız? o alnınıza pıt pıt düşen saçlar hararetli/hareketli bir gecenin ardından hiç mi terden sırılsıklam olup alnınıza yapışmadı?! bu gençlerimizin sizden neyi eksik?


ama yok balı bol olup götünden damlayan arkadaşlarımız dışında -isim verip rencide etmek istemiyorum- (bkz.skimsonik) herkes o binaya tıkılmış durumda, yok alttan 3 aldım üstten 5 verdim.
kaldı ki şöyle bir durum daha var, sene içinde bütünleme hakkımız, çok kızgınız bünyelerinin çılgın atarken seneyi 'hoş' kapatması, saygı değer hocalarımızın yazlarını bize ayırmasını bir şans sayıp, ucundan da bütünleme olsa iyiydi, yaz okulu açmayın demiyoruz açın tabi ama hobi olarak açın demekten geri kalmamışlardır. böyle adamlara ne denir, alınmaca gücenmece yok, yarrak gibi adam denir.

sonrasında nooldu ortada kalan insanlar yaz okuluna saldırdı. bir hukuk fakültesinde bu da oldu. türkiyenin her bir yanında aileler bu yaz bizim çocuk da yaz okuluna kaldı diyebildi.
kendi adıma ben belirtmeyi gerek görüyorum ki o bal götümden yağ sürülmüş ekmekciklere damlamasaydı bilem paşalar gibi tatilimi yapıp seneye gururla 2. sınıfım demekten geri kalmayacaktım. o kadar gaza gelmiştim ki kopup gelip ege kıyılarında bulunan, hatta şuan bakıştığım üstünde eşşeğin eşşeği sikmediği şu adalardan birinde göt cumhuriyetini bile kurabilirdim.. ayrı mesele, yaz okulu diretmesine boyun eğip ter dökenlere iyi şanslar, istanbuldaki kelebek yoğunluğuna ne biçim de şahit olduk değil mi, taksim geceleri ise kelimelere dökülemez modundan çıkın, yaz dediğin deniz kenarında göt pişirerek geçirilir, gerekirse güneş yanığından dem vurulur, gündüz şort ve bikiniyle görülen karşı cins götü, yağı neyse iyice bellenir ona göre davranılır, süprizlerle karşılaşılmaz. unutmayın boyuna çizgili bikiniler sizi ince göstermez. nesfit ise sadece süt soğuksa gaz yapar. ha ayrıca yarınız yine o dersleri veremeyeceksiniz benden söylemesi, bari çıkın dolaşın az sevişin.. şimdilik bukadar..
skimsonik göt cumhuriyetinden bildirdi..

Skindirik logolar ve kamusal alan

Merhaba sevgili yarak dostları. Geçenlerde haydarpaşa kampüsünün önünden vapurla geçerken gözüme şöyle bir görüntü ilişti:

Şimdi soruyorum sana bebeğim: şu binaya böyle sikimtrak bir "m" harfi yakışıyor mu? Yemin ediyorum okuduğum okuldan soğudum. Bunun üzerine türkiyedeki üniversiteler neden kötü, insanlar neden üniversitelerini sevmiyor ve gurur duymuyor ya da neden üniversiteler reklamlarını yeterli derecede yapamıyor ve kendilerini pazarlayamıyor sorularının cevabının muhtemelen bu helada çiziktirilmiş logolar olduğunu düşündüm. Bunun üzerine sizin için dünyanın ve türkiyenin türlü üniversitelerinin logolarını kıyaslicak bi çalışma yaptım. Bu durumda logoları sikindirik ve taşaklı logolar olmak üzere ikiye ayırmak mümkündür. aşağıdaki logoları görünce bir cambridge neden cambridge ya da bir harvard neden harvard ve türk öğrencisi neden ezik onu anlayacaksınız. Çünkü kimi üniversitelerimizin logosu ortalama bir kebapçı logosundan bile rezil durumda. İşte kıyaslamanız için ortalama bir kebapçının logosu şöyle birşey:Evet bebeğim. şimdi de güzelim devletimin kamusal alanlarından birini teşkil eden üniversitelerimizin skindirik olan logolarını gösterelim. Bakalım Yukardaki kebapçı logosundan pek bir farkı var mı? İşte skindirik logolar:





Daha bunlar saymakla bitmez. Şimdi çok fazla sizi böyle paint'te çizilmiş logolara boğup da keyfinizi kaçırmak istemiyorum. Ayrıca şunu da belirteyim ki marmara üniversitesinin kuruluşu 1883 yılı değildir. Ezik gibi tarihi geriye çekmenin bi anlamı yok. 1883 yılında o okulun adı hamidiye ticaret mekteb-i ali'si idi. 1982 yılında marmara üniversitesi oldu. sevgili rektör, bak hayatım: oradaki tarihi geriye çekince birden çok kaliteli süpersonik kalitede bir okul olmuyorsun. önce şu kıçıkırık logonu ve kampüsünün fiziki şartlarını bi düzelt. bizden kelle başı 1040TL harç alıyon senede o paraları götüne mi sokuyon anlamadım. neyse mevzu bu değil bunlara sonra değincez. şimdi de dünya üniversitelerinden taşaklı logolara geçelim:








Neyse canımın içi. şimdilik bu kadar logo bile diğerlerini sikmeye yeter. Lakin şimdi yiğidi sik ama hakkını ver mantığı gereğince ülkemdeki güzel logolu okulları sıralayacağım. Lakin bu okullar da malesef logoları kadar kaliteli değildir. Evet işte o logolar:











Şimdilik bu kadarı yeterli. zaten çok da fazla güzel logolu üniversitemiz yok. Ankara üniversitesini de koymicaktım normalde. çünkü hazır hitit güneşi motifinin üzerine konmuş. Bu beleşçi tutumunu kınamakla birlikte yine de hitit güneşi gibi estetik bi objeyi kullandığından cazibesinden de kurtulamıyorum nalet olsun.
İşte gördüğün gibi okur. Logolar gerçekten de bir sistemin ve bir seviyenin panaromasını sunabiliyor bize. Umarım beni anlamışındır. Hadi bakalım bi sonraki yazıda görüşmek üzere öptüm kulak memelerinizden.
Chiao!

7 Temmuz 2010 Çarşamba

tokmakblok kuruldu


Şimdi diyeceksiniz ki "bu blog ne diye kuruldu durup dururken, ne yapmaya çalışıyo bu sikkolar. ". Arkadaşlar bakın, bir öğrenci olarak hukuk fakültesindeki hocalarımız bize karşı en büyük haksızlıkları yaparken bize "siz ne biçim hukuk öğrencisisiniz, hakkınızı arasanıza" diyemezler. Derlerse de sikerim öyle fakülteyi. İşte "öyle fakülteyi sikme" noktasında da elimiz kolumuz bağlı kalıyor. çünkü mınakodumun ülkesinde bir dava en az 2 sene sürüyor. hal böyleyken meyvesini yemek istediğim ağacın tohumunu dikip meyveyi beklerken açlıktan ölüyor olacağım.

bir ikinci nokta ise şundan kaynaklanıyor ki: hocalarımızın bize karşı dilerlerse bizi okuldan attırmaya kadar yetecek güçleri varken bizim hocalaramıza karşı hiçbir kozumuzun olmaması. 1-0 gerideyken mi hakkımızı arayacağız. biz haklılığımızı ispat edene kadar onlar ağzımıza sıçmış olacaklar. Bizler de bi grup orospu çocuu olarak yapılan haksızlıklara karşı kimliğimizi gizleyerek buradan çok değerli kutsal popolu hocalarımızın götündeki çıban olalım dedik.

Ayrıca ortamdaki herkes göt yalayıcı olmuş. Herkes hocaların götünü yalıyor. Hukuk matematik mi mınakoim. Matematikte bile hiçbirşeyin kesin olmadığı bir bilim dünyasında hukukda artuk'un oğuzman'ın dediği %100 doğrudur diye birşey olamaz. Adam yanlışsa söylemeliyiz. Mesela yenidünya hiç mi 31 çekmemiştir? herkesin yanlış olduğu bir nokta vardır ve biz bunları dile getirdiğimizde sırf onların bize öğrettiğini söylemedik diye sınavdan düşük not alamayız. Bu düpedüz haksızlıktır, orospu çocukluğudur. Bu yüzden de birilerinin gerçeği en sert haliyle götlerin ve götyalayıcıların yüzüne vurması lazımdır. Bu pis işi de bizim gibi şerefsizlerden başkası yapamazdı.

Ayrıca diğer dekanlıkların rektörlüğe yazı göndererek izin alması suretiyle çıkartılan gazetelerin hiçbirindeki muhalefet samimi değildir. Çünkü bu düpedüz gözetim altında muhalefettir ve düşünce özgürlüğüne pranga vurduğu gibi ifade özgürlüğünün de ebesini sikmektedir. Çünkü "lütfen bize bütünleme getirin. yalvarırım..." denilerek bir kimseyle mücadele edilmez. bu yapılan düpedüz uyum savunmasıdır ve hakime hiçbbir zaman sistemi sorgulatmaz. sistemi sorgulamayan hakim sisteme göre karar verir ve sisteme göre de her zaman siz haksız olursunuz. oysa ki "büt getirin lan orospu çocukları! babamız sizin gibi zengin mi ki yaz okuluna gidelim lan ipneler!" demeliyiz ki sistemden bir kopuş yaşayalım ve yaşatalım. Böylece hakim karar verirken mevcut sistemi sorgulasın ve ona göre karar vermekten imtina etsin. işte böyle bir durumda yine işbaşına bizim gibi piçlerin gelmesi lazım olur.

tokmak blok bu yüzden artık var.

Ayrıca burda hiçbir zaman terazi ve themis görselleri kullanılmicak. kullananı da skerim ona göre. yeter mınakoim. 3000 senedir aynı bok. bu mudur hukukçu yaratıcılığı?