5 Ocak 2011 Çarşamba

Çapa girsin götünüze

Ey Anadolu'da yaşayıp Çapa'yı bir bok zannederek Çapa tıp fakültesi hastanesine gelip şifa arayan arkadaşlar, memleketinize geri dönün. Çapa'da hastanede sürünerek ölmektense yatağınızda ve memleketinizde huzur içinde ölün. Çünkü burada hastanın ilaçlarını bile hasta yakınları alıyor. Hastanızın ateşini ölçtürmek için bile derece ölçerinizi hastane kantininden satın almak zorunda kalıyorsunuz. Siz kantinden derece ölçer almazsanız kantin maazallah hastaneye ödemede bulunumaz ve döner sermaye dönmeyerek koca koca prof'ların daşşaklarına zeval gelir.

Şu anda annanem yoğun bakıma kaldırıldı ve ölümle cebelleşiyor. Sebebi de bir kere bile olsun doktorunun tedavi süresince hastasının yanına uğramaması, onunla yakın
dan ilgilenmemesi ve her hafta farklı bir antibiyotiğin üzerinde denenmesidir. Ey amınakoduumun çapa'lı doktorları: ben annanemi hiçbir zaman evin muhtelif yerlerine sıçarken, buzdolabından peynir alıp da lağım çukuruna girdikten sonra peynirini kemirirken görmedim. demek ki neymiş? benim annanem bir fare değilmiş ve dolayısıyla üzerinde deney yapamazmışsınız.

Ama tabi proflar burada ilaçları deneyecekler ki muayenehanelerinde zengin hastalarına daha düzgün bir tedavi uygulayarak birkaç villa ve otomobil daha satın alabilsinler.

hiçkimsenin ilaç alımı için belgede profun da imzası bulunsun diye hasta refakatçilerini peşinden süründürmeye hakkı yoktur. bir insanı ölecekken onu yaşatmanın sizin elinizde olması sizi bir tanrı yapmaz. okuma yazma bilmeyen bir hastaya da tedavisine başlanması için içinde ne yazdığını bilmediği kağıtlar imzalatmaya da hakkınız yoktur. hele hele hastanın tedavisinde hasta yakınları bir duruma itiraz ettiği zaman "ama hasta bu şartları kağıda imza atarak kabul etti" demeye hiç hakkınız yoktur.

siz yozlaşmış doktorlardan ve doktorların ibneliklerine kulp bulan orospu çocuğu hukukçulardan gerçekten de nefret ediyorum. umarım götünüze çapa girmesi sonucu hayata gözlerinizi yumarsınız.

bu da benden size gelsin: